Educate Your Son!
- Rümeysa Parlak
- 12 Eki 2024
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 7 Kas 2024
Yazar: Rümeysa Parlak
Son zamanlarda Türkiye'de yaşanan olaylar, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ne kadar derinlere işlediğini bir kez daha gözler önüne serdi. Kadınlara yönelik şiddet, taciz, cinayet ve ayrımcılık vakaları, toplumun her kesimini derinden sarsarken, bu durumun çözümünde erkeklerin de önemli bir rolü olduğunu gösterdi. Bu yazıda, erkek çocuklarının yetiştirilmesinde feminist bir bakış açısının neden önemli olduğuna ve sözsel olarak çok da feminist görünmeyen ama aslında feministliği savunan "oğlunuzu eğitin" çağrısının ne anlama geldiğine değineceğiz.
Ataerkil Sistemin Ürettiği Erkeklik Modeli
Yıllarca süregelen ataerkil sistem, erkeklere belirli bir rol biçmiştir. Güçlü, baskın, duygusuz ve her zaman haklı olması beklenen bir erkek figürü toplum tarafından idealize edilmiştir. Aslında "duygusuz" demek doğru gibi görünse de, ataerkil düzendeki ideal erkekler oldukça duygusaldır. Özellikle öfke, sinir, mutsuzluk ve nefret gibi duyguları fazlasıyla hissederler ve bunların sonucunda yıkıcı aksiyonlar alırlar, çünkü onlar için doğru olan budur ve erkek olmak için böyle davranmaları gerekir. Bu model, erkek çocuklarının da bu kalıba göre yetiştirilmesine neden olmuştur. Ancak bu kalıp, hem erkekler hem de kadınlar için büyük sorunlar yaratmaktadır. Şiddet, rekabet ve duygusal bağ kurma zorluğu gibi birçok sorun, bu modelin sonuçlarıdır.
Feminist Bakış Açısıyla Erkek Çocuklarının Yetiştirilmesi
Feminist bakış açısı, erkek çocuklarının da kız çocukları gibi eşit haklara sahip bireyler olarak yetiştirilmesi gerektiğini savunur. Bu yaklaşım, erkek çocuklarına şiddetin hiçbir şekilde kabul edilemez olduğunu, empati kurmanın önemini, eşitlikçi ilişkiler kurmayı ve duygularını ifade etmeyi öğretir.
Empati ve Duygusal Zeka:
Erkek çocuklarına, başkalarının duygularını anlama ve onlara saygı gösterme becerileri kazandırılmalıdır. Duygusal zeka, sağlıklı ilişkiler kurmanın ve şiddeti önlemenin en önemli anahtarlarından biridir. Duyguları hissetmenin, kabullenmenin, kontrol etmenin ve yapıcı bir şekilde yaşamanın önemi gösterilmelidir. İnsanlar elbette öfkelenebilir; ancak öfkenin aksiyonu hiçbir zaman fiziksel ya da duygusal şiddet olmamalıdır.
Eşitlikçi İlişkiler:
Erkek çocuklarına, kadınlarla eşit ve saygılı ilişkiler kurmanın önemi aşılanmalıdır. Hiçbir cinsiyetin üstün olmadığı, fiziksel güçlerini kendilerinden güçsüz insanlarda kullanmanın aslında en büyük zayıflık göstergesi olduğu, ev işlerinde ve çocuk bakımında aktif rol almaları gerektiği ev yaşamında gösterilmelidir.
Kendi Duygularını İfade Etme:
Erkek çocuklarının da kız çocukları gibi duygularını ifade etmeleri teşvik edilmelidir. Duygularını bastırmak yerine, sağlıklı yollarla ifade etmeyi öğrenmeleri önemlidir.
"Oğlunuzu Eğitin" Çağrısının Anlamı
"Oğlunuzu eğitin" çağrısı, sadece erkek çocuklarının anneleri veya babaları için değil, tüm toplum için geçerlidir. Okullar, öğretmenler, medya ve diğer sosyal kurumlar da erkek çocuklarının yetiştirilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Eşitlikçi yaşamı savunan eğitim müfredatları düzenlenmeli, kadınların birer birey olduğu ve kendi kararlarını alabilecekleri anlatılmalı, medyada ve sosyal yaşamda kadına fiziksel ve psikolojik şiddeti normalleştiren söylemler ve eylemler cezasız bırakılmamalıdır. Bu çağrı, erkek çocuklarının sadece güçlü ve başarılı bireyler değil, aynı zamanda empatik, eşitlikçi ve şiddetsiz bireyler olarak yetiştirilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
Ayrıca, babaların da bu konuda üzerine düşeni yapması önemlidir. Çocuklar aile içinde büyür ve gördükleri şeyleri normalleştirirler. Bu noktada babanın ev içinde ve sosyal ortamlarda gösterdiği tavır, erkek çocuklar için rol model olmaktadır.
Türkiye'de yaşanan olaylar, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ne kadar derinlere işlediğini ve bu durumun çözümünde erkeklerin de önemli bir rolü olduğunu göstermiştir. Erkek çocuklarının feminist bir bakış açısıyla yetiştirilmesi, daha eşitlikçi ve şiddetsiz bir toplum inşa etmenin en önemli adımlarından biridir. "Oğlunuzu eğitin" çağrısı, sadece bir slogan değil, gelecek nesiller için yapılması gereken bir yatırımdır.


